Arşiv 5 Temmuz 2018

Aktüerya Hesaplamaları

Aktüer hesaplamalarını kısaca açıklamak gerekirse,   genelde sigorta alanında kullanılan  bir kaza, hastalık yahut ölüm nedeni ile meydana gelen zararın, zarar göre kişi hayatta ise kendisi ile ilgili eğer hayatta değilse ( iş kazası, trafik kazası vb gibi durumlarda vefaat ettiyse) destekte bulunduğu kişilerin zararının tespiti ile ilgili yapılan VARSAYIMSAL hesaplama mantığına dayanan zarar tespit hesaplamalarıdır.

Bu hesaplamaların başlıcaları ve en çok kullanılanları

1- İş kazası sonucunda kalıcı ve geçici maluliyete ilişkin Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Hesaplamaları

2- Haksız fiil (cinayet, yaralama, mala zarar verme vb) nedeni ile zarara uğrayan kişi ile ilgili kişi hayatta ise Meslekte Kazanma Gücü Kaybı, hayatta değil ise Destekten Yoksun Kalma Tazminatı

3- Trafik kazalarında, mağdur kişi ile ilgili Meslekte Kazanma Gücü Kaybı, kişi vefaat ettiyse Destekten Yoksun Kalma Tazminatı

4- Zorunlu Trafik Sigortasının tazmin edeceği kaza nedeni ile yaralanma, malul kalma hallerinde Meslekte Kazanma Gücü Kaybı, kişi vefaat ettiyse Destekten Yoksun Kalma Tazminatı şeklinde sıralanabilir.

HESAP NASIL YAPILIYOR

Bedeni zarar tazminatları (Kalıcı/Geçici işgöremezlik) , aktüeryal tekniklere uygun olarak hesaplanır.  Destekten yoksun kalma tazminatı hesaplaması ise (ölüm nedeni ile tazminatlar) vefat eden ve destekten yoksun kalan kişilerin yaşları, beklenen ömrü, gelir seviyesi ve enflasyon gibi birçok kriter dikkate alınarak gerçekleştirilir. Daimi maluliyet durumunda ise yine aynı kriterler, maluliyet oranı ile birlikte değerlendirilir. Vefat durumunda hesaplama, vefat eden kişi eğer yaşasaydı geride kalanlara sağlayacağı maddi desteğin süresi ve tutarı temel alınarak gerçekleştirilir. Maddi desteğin süresi, kişinin beklenen ömrüne bağlı olarak aktüer tarafından belirlenir. Gelir seviyesi ise belgelendirilen ve son kazanılan ücret temel alınarak hesaplamaya dahil edilir. Gelire ilişkin belge sunulamaması durumunda ise hesaplamada asgari ücret dikkate alınır. Fakat yukarıda da söylendiği üzere tüm bu hesaplamalar olasılık üzerine yapılmaktadır.

SİGORTA ŞİRKETİNİN HESABI İLE BİLİRKİŞİNİN HESABI ARASINDA FARK VARMI DIR ?

Evet tutar olarak hesaplamalar arasında farklar vardır. Yargıtay’ın belirlediği tazminat hesaplamaları ile sigorta şirketi kayıtlı aktüerlerin hesapladığı tazminatlar tutarları arasında genellikle ciddi farklar bulunmaktadır ( Yargıtay’ca belirlenen ve mahkemelerde kabul edilen hesap yönetimine göre hesaplanan tazminatlar genelde tutarsal olarak yüksek olmaktadır), bu farkın sigorta şirketlerinin kullandığı varsayımların (aktüer hesap varsayım ve katsayıları) genelde zarar görenin lehine olacak şekilde dizayn edilmemesinden kaynaklanmaktadır. Bu bakımdan her iki tazminat hesap sonuçlarının karşılaştırılmasında fayda bulunmaktadır.

İÇ DENETİM STANDARTLARI: NEDEN ÖNEMLİDİR?

Günümüzün iş ortamında, etkili ve etkin bir iç denetim fonksiyonuna sahip olmak gerçek bir gerekliliktir. İç denetim, etkin kurumsal yönetişimin temel köşe taşları arasındadır.
İç denetimin misyonu, paydaşlara risk-bazlı ve objektif güvence, tavsiye ve öneriler ve içgörü sağlayarak kurumsal değeri korumak ve geliştirmektir. Genellikle bir denetim komitesinin gözetimi altında, iç denetçiler, kurumun prosesleri, operasyonları ve hedeflerini gözden geçirirler ve üst yönetime ve yönetim kuruluna kritik konularda bilgiye dayanan kararlar verebilmeleri için gereken bilgileri sağlarlar. İç denetim iyi bir kurumsal sağlık için yaşamsal öneme sahip olduğundan dolayı, yönetim kurulunun olmazsa olmaz sorumluluklarından biri de iç denetçilerin işlerini iyi yapmalarını sağlamaktır. Fakat bir yönetim kurulu iç denetçilerin kuruma etkin ve etkili bir biçimde hizmet etmelerini nasıl sağlayabilir? Bu sorunun yanıtı, İç Denetim Mesleki Uygulamaları İçin Uluslararası Standartlarda (“Standartlar”) bulunmaktadır. IIA’nın yayımladığı Standartlar, bir kurumun iç denetçilerinin temel hizmetlerini zamanında, maliyet-etkin bir tarzda, istikrarlı ve doğru biçimde vermelerini sağlamak için gereken temel mekanizmayı inşa etmektedir. “Standartlar, iç denetçilere, örneğin bir denetim için hazırlanmak ve denetimi gerçekleştirmek de dahil
işlerini planlamaları ve uygulamaları konusunda bir pusula vermektedir,” diyor PKMiller Risk Consulting, LLP’nin başkanı, emekli Deloitte ortağı ve Uluslararası İç
Denetim Standartları Kurulu’nun (IIASB) şimdiki başkanı olan Patty Miller, CIA, QIAL, CRMA, CPA, CISA. Miller’a göre, Standartlar, iç denetçilerin asgari kabul edilebilir
performans düzeyleri belirleyerek kurumlarının operasyonlarını geliştirmelerine ve kurumlarına değer katmalarına yardımcı olmaktadır. Standartlar, aynı zamanda:
■ Geniş kapsamlı bir katma değerli iç denetim yapmak için uygun bir çerçeve sunmakta;
■ İç denetim pratiğini temsil eden temel prensipleri çizmekte;
■ İç denetim performansının değerlendirilmesi için temel oluşturmakta ve
■ Kurumsal prosesler ve operasyonların geliştirilmesini teşvik etmektedir

Profesyonellik İçin Global Ka- bul Gören StandartlarStandartlar, tüm dünyada iç denetçiler için bir mihenktaşı olarak kabul edilmektedir ve üç düzineden daha fazla resmen izin verilmiş çevirileri vardır. Bazı ülkelerde ulusal mevzuata da dahil edilmişlerdir. IIASB tarafından geliştirilen ve güncellenen Standartlar, tüm dünyada iç denetçiler, paydaşlar, akademisyenler
ve diğer konu uzmanlarından oluşan çok daha geniş bir grubun görüş ve fikirlerini temsil etmektedirler. IIASB, teklif edilen değişiklikleri çıkartmadan ve yayımlamadan önce kapsamlı danışma ve tartışmalar yapmaktadır ve bu teklif edilen değişiklikler ancak ve sadece değişiklik taslağı asgari 90 günlük bir “taslak metni görüş ve önerilere açma” süresi boyunca kamuoyunun görüş ve önerilerine açıldıktan sonra yapılabilir. Daha sonra, teklif edilen değişikliklerin IIASB tarafından onaylanması gerekir. Ayrıca, IIA Yönetim Kurulu tarafından tayin edilmiş bir gözetim organı olan Uluslararası Mesleki Uygulamalar Çerçevesi Gözetim Konseyi (IPPFOC), Standartların küçük ya da büyük, özel ya da kamu sektöründen herhangi bir kurum veya örgüt tarafından kullanılmaya uygun olmasını sağlamak için standart belirleme sürecinin zorluklarını ve kesinliğini değerlendirir ve bu konuda görüş ve öneriler sunar. Sonuç, herhangi bir iş ortamı için yeterince esnek, fakat aynı zamanda yönetim kurulu üyelerine aldıkları iç denetim hizmetinin kalitesi hakkında gerekli güvenceyi vermek için yeterince kesin ve kati bir kılavuzlar setidir. Bilgiye Dayanan Kararlar Alabilmek İçin Güvenilir Bilgilendirme Standartlar, iç denetimin hizmetlerine bel bağlayan ve bu hizmetleri kullananlar için kilit önemi haizdir. “Yönetim kurulları, iç denetim biriminin Standartlara uygun faaliyet göstermesi yönünde bir beklenti tesis etmelidirler,” diyor Miller. Böylece, yönetim kurulları, iç denetim birimini değerlendirmek için Standartları kullanabilirler. Standartlar, kurumların en azından her beş yılda bir Standartlara uyumun değerlendirilmesini de içeren bir bağımsız dış kalite değerlendirmesi yaptırmalarını gerektirmektedir. Bir değerlendirmenin başarıyla tamamlanması, iç denetçilerin faaliyetleri ve işlerinin Standartlara uygun bir biçimde yapıldığını ifade etmelerine ve böylece, yönetim kuruluna ve denetim komitesine iç denetim biriminin mesleki yetkinliği ve uzmanlığı hakkında bir güvence sağlamalarına olanak sağlar.

Uyamamak: Neler Yanlış Gidebilir?
İç denetim, bir kurumun hedeflerine ulaşmasını engelleyebilecek risklerin tespit edilmesi ve tanımlanmasını, kurum liderlerinin bu riskler hakkında bilgi sahibi olmasına yardımcı olunmasını ve risklerin kabul edilebilir bir seviyeye indirilmesinde yardımcı olacak iyileştirmelerin proaktif bir şekilde tavsiye edilmesini içeren ve kapsayan karmaşık bir görevdir. Standartlar, iç denetçilerin temel görevlerini sürekli olarak etkin bir biçimde yerine getirmelerinin sağlanmasına yardımcı olurlar. “En büyük sorun yanlış ve yanıltıcı güvencelerdir,” diyor Miller, “özellikle denetçiler bir denetimde bir şeyleri kaçırırlarsa ve aslında durum bunun tam tersi olmasına rağmen süreçlerin iyi kontrol edildiği ve yönetildiği sonucuna varırlarsa. İç denetim işlevi Standartlara göre yerine getirilmediği takdirde, önemli riskler göz ardı edilebilir.” Sonuç olarak, iş fırsatları kaçırılabilir ve kurumun belirlediği amaçlarına ulaşamaması riski artabilir. Daha az yaygın olan bir durum da, iç denetçiler Standartlara uymadıkları takdirde, yönetim kurullarının daha fazla sorumlulukla yüz yüze kalmalarıdır. Örneğin, Standartlar, iç denetim yöneticisinin (CAE) iç denetim tavsiyelerinin yönetim tarafından etkin bir biçimde uygulanmasını ya da kurumun eyleme geçmeme riskini anlamasını ve kabul etmesini sağlamak ve izlemek amacına yönelik bir süreç kurmasını gerektirir ve öngörürler. Bu kural, yönetim kurulunun sorumluluğunun sınırlandırılması için hayati önemi haiz olabilir. Devam eden bir suiistimal eyleminin yönetim kuruluna bildirildiği, fakat hiç kimsenin problemin tatmin edici bir biçimde ele alınmasını sağlamak için durumu izlemediği bir durumun potansiyel sonuçlarını düşünün. Problemin yönetim kuruluna bildirilmesi, fakat gereken uygun düzeltici tedbirlerin alınmasının sağlanmaması yönetim kuruluna yönelik ihmal suçlamaları için kapıyı açabilir. Öte yandan, bir iç denetim birimi görev ve işlerini Standartlara uygun olarak ifa ettiğinde, iç denetçiler risk yönetimi, kontrolü ve yönetişimi süreçlerinin değerlendirilmesi ve geliştirilmesi için sistematik ve disiplinli bir yaklaşım getirerek kurumlarının hedef ve amaçlarına ulaşmasında yardımcı olabilirler İlk bakışta, iç denetim standartları karmaşık ve gizemli görünebilir. Fakat bu standartları anlayan yönetim kurulu üyeleri güvene dayanan görevlerini ifa etmek için daha iyi bir pozisyonda olacaklar ve iç denetçilerin sundukları hizmetlerden istifade edebileceklerdir. Standartlara uyumları hakkında iç denetçilerinizle son zamanlarda konuşmadıysanız, bu konuyu gelecek denetim komitesi veya yönetim kurulu toplantısının gündemine koymak isteyebilirsiniz.